6 Ağustos 2014 Çarşamba

hayat gayemin ne olduğuna beşiktaşlı olduğum gün karar verdim

hatırlayabildiğim en eski anılarım içinde beşiktaşlı olduğum var; ancak hikaye böyle başlamıyor. 6 yaşıma dek niçin olduğunu bilmediğim şekilde beşiktaşlıydım. babam takım tutmadığından ihtimal ki abimden ötürü olacak...

6 yaşımda 90larda çocuk olan her genç gibi ben de ilkokula başladım. ilkokul birinci sınıftaki hocam, hasta galatasaraylıydı ve okulun son günü "galatasaraylı olmayanları geçirmiyorum" gibi hıyarca bir söz etmişti. yani aslında kendisini gayet de severim, ancak demişti ve o yaşta pek de şaşırılmayacak şekilde ben de buna kanmıştım. gerçi şimdi düşünüyorum da adamda bir sıkıntı olmayabilir, buna inanıp galatasaraylı olan tek kek de bendim. neyse...

sonraki yıllar galatasaray ile pek de ilgilendiğim söylenemez. uefa kupaları sayısız şampiyonluk falan umrumda değil. bu zaferlerin sürdüğü dönemde fark ettim ki, güçlü olanın tatsız bir kibiri, kifayetsiz bir duruşu var. üzerimden düşürmediğim çok şık (ve çok da rahat) bir galatasaray eşofmanım var ama aklım da hep beşiktaş'ta.

ömür boyu muhalif olacağımı "sen galatasaraylı değil misin oğlum?" diyenlere "beşiktaşlıyım lan ben" dediğim gün anladım.

velhasıl kelam bu kimlik bunalımını atlatıp kendimi evrenosbey öğrencisi olan bir beşiktaşlı olarak tanımlamaya başladığımda açıldım.

örneğin ilk kez o dönemlerde bir kıza tuhaf şeyler hissetmeye başladım.

kaybetme ihtimalimin olmadığı oyunları oynamaktan keyif almadğımı fark ettim.

bariz ak olan şeylere ak diyenlere, "aslında bir de şöyle baksan kara o" demeye başladım.

en keyifli, en mutlu olduğum anlarda dahi hüzünlü bir şeyler bulabilmekten ve bu şeylere kederlenmekten haz aldım.

bir ömür boyu sürecek muhalefete tabii oldum. hiç oy verdiğim parti iktidar olmadı, ama eminim bir sefer böyle bir durum gerçekleşse yine gidip bir muhalefet partisine oy atarım.

ha bir de "afedersiniz rum", "afedersin çok daha çirkin şeyler, ermeni diyen oldu" dendiği zaman bir öğürme gelir oldu.

ben kariyer seçimimi yeniden beşiktaşlı olduğum gün yaptım. önümde koskoca bir ömür var ve bu ömür çok çalışarak, çabalayarak ve zaman zaman bocalayarak geçecek. bu uzun ömürde belki birkaç sefer karşılığını "vermezler" de alabilirim diye.