16 Temmuz 2010 Cuma

bilmiyor, sadece tahmin yürütüyoruz...

ve bu da can sıkıcı.

bugün, kimse ilişkisini bir diğerini anlamak üzerine kurmuyor. aksine, zaten bir diğerini anladığı varsayımından yola çıkarak kuruyor. "böyle yapıyor ki kendimi kötü hissedeyim.", "hah, hadi be! dediği kadar düşünseydi...", "onun derdi belli..."...

"ne biliyorsun kötü hissetmeni istediğimi? ne biliyorsun hiç düşünmediğimi? ya derdimi? hiç sordun mu ki bileceksin tüm bunları?"

ya da

"hiç benden duydun mu, seni sevmediğimi?"

ikili ilişkiler (ki bununla ilgili de söyleyeceğim çok şey var ya neyse, o farklı bir yazının konusu olacak.) bir günden diğerine hızla değişmeye başladı. bunu engin bilgi ve birikimlerime dayanarak değil, 20 yaşında bir üniversite öğrencisi olarak söylüyorum. siz düşünün gerisini...

sormayı ve dinlemeyi bıraktık, evet, sözler ucuz. pekâlâ ne zaman bıraktık yine de sormayı, cevapları dinlemeyi, anlamayı... yalanlar mı anlattılar da, yoksa söylediklerini duymak mı istemedik de bıraktık. belki de hiç umursamadık cevapları. hayır hayır... bir tek bu olamaz bunun sebebi.

evet, sözler ucuz; fakat sadece dinlenmiyorlarsa...

ve hayır, bilmiyorsun hiçbir şeyi. nereden bileceksin ki?

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder